Bu yıl arpa ve buğday rekoltesinde rekor bekleniyor. Pekiyi bu üretici ve tüketiciye nasıl yansıyacak? Çiftçinin cebine para girecek mi? Un, ekmek makarna, irmik gibi ürünlerin fiyatlarında indirim olacak mı? Konunun tüm tarafları Haber7’nin sorularını yanıtladı.  

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) hububat rekoltesinde özellikle buğday ve arpada rekor beklentilerinin olduğunu açıkladı. Henüz hasatın yüzde 5’i gerçekleşti. 

Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO) iyimser beklentilere itiraz etmese de açıklama yapmak için hasatın sonunu bekliyor.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası ise rekoltede rekor beklense de üretici ve tüketiciye yansımayacak. Buğday ithalatı 2015'te de sürecek. Üstelik 2015’in ikinci yarısında ekmeğe, makarnaya, irmiğe, pastaya kısaca undan üretilen her şeye zam gelecek.

Türkiye Fırıncılar Federasyonu ise fiyatları 2,5 yıldır sabit tuttuklarını girdi maliyetleri yükselse de ekmek fiyatları için şimdilik gündemlerinde zammın olmadığını açıkladı.

Vatandaş ise sağlıklı ve kaliteli ekmeği ucuza tüketmek istiyor…

HASATIN YÜZDE 5'İ YAPILDI REKOR BEKLENİYOR

Buğday ve arpa Türkiye’nin tarımı için stratejik ürün bu nedenle fiyatları da Toprak Mahsülleri Ofisi tarafından belirleniyor. Diğer tüccarlar ise TMO’nun belirlediği fiyatın altına inemiyor.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) 2015 yılında hububat rekoltesinin yüksek olacağını özellikle buğday ve arpa rekoltesinde rekor beklendiğini açıkladı. 2014'te 22 milyon 50 bin ton olan buğday rekoltesinin 2015'te aşılması bekleniyor.

TZOB uzmanlarından elde edilen resmi olmayan bilgiye göre henüz hasatın yüzde 5’i tamamlandı. Hasatın tamamını görmeden bir fiyat tahmininde bulunmak sağlıklı değil.

ARZ TALEP DENGESİ ETKİLEMİYOR

Toprak Mahsülleri Ofisi (TMO) çiftçi ne kadar buğday, arpa üretmişse ürününün tamamını almak zorunda. Arpa ve buğdayda katı bir piyasa mevcut ve esnek piyasa koşulları gibi arz ve talebe göre belirlenmiyor.

Buğdayın fiyatı devlet TMO eliyle belirliyor Arz fazlasının nihai tüketiciye indirim olarak yansıması ise çok olası değil.

Buğday ve arpa hayati öneme sahip, ve un, irmik, erişte, şehriye, makarna gibi temel gıdaların üretiminde kullanılıyor. Dolayısıyla tüketiciyi doğrudan etkiliyor.

YAĞIŞLAR BOL OLSA DA TMO TEMKİNLİ

TMO’dan da henüz konuyla ilgili resmi bir açıklama yapılmadı. Hasat döneminin sona ermesini bekliyor. Rekolte beklentisinin yüksek olması; ileriye dönük fiyat politikalarında çok sağlıklı olmuyor mutlaka hasat sonu bekleniyor. TMO ise çalışmalarını sürdürüyor.

Her ne kadar bu yıl yağışlar bol olsa da bu hububatın bol olacağı anlamına gelmiyor. Yağmur yeterli olsa bile, ürünün hastalık durumunun da görülmesi gerekiyor. Bu nedenle hasat sonu bekleniyor.

REKOR KIRILSA DA BUĞDAY İTHALATI SÜRECEK 

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odasından Özden Güngör, Haber7’den Hakan Göksel’in "buğday ve arpa rekoltesindeki artışın üretici ve tüketiciye nasıl yansıyacağına ilişkin" sorularını yanıtladı.

Geçen yıl buğday ekim alanının 8 milyon hektara yakın olduğunu ve üretimin 19 milyon ton olarak gerçekleştiğini hatırlatan Güngör; “2014 yılında 20 milyon ton civarında bir üretim gerçekleşti. 2015 yılında kuraklık olsa da yağışlar çiftçinin imdadına yetişti. Ulusal Hububat  Konseyi’nde de 21-22 milyon ton rekolte olacağına dair tahminimizi sunduk. Yaklaşık 3 milyon tonluk bir artış söz konusu” dedi.

Rekoltenin geçen yıl yüksek olmasına rağmen 4 milyon ton buğday ithalatı gerçekleştiğini açıklayan Güngör bu yıl da buğday ithalatının devam edeceğini öne sürdü. Güngör, üretim/ekim alanlarının daralmasının ve girdi maliyetlerinin yükselmesinin üreticiyi farklı bir ürüne yönlendirmesini kaçınılmaz görüyor.    

1 KİLOGRAM BUĞDAYIN MALİYETİ 0,99 KURUŞ

Özden Güngür, üretici maliyetlerinin arttığını 1 kg buğdayın yaklaşık maliyetinin 99 kuruş, 1 liraya yakın olduğunu hesapladıklarını aktardı.

Üreticinin buğday ekiminde maliyetlerin artmasından dolayı ekmekten vazgeçtiği aktaran Güngör çiftçinin cebine de para girmesi gerektiğini belirterek devletin en az 1 lira 20 kuruş ile 1 lira 50 kuruş gibi alım fiyatı (taban fiyat) belirlemesi gerektiğini savundu.

Arpa’dan geçen yıl 6 milyon 300 ton rekolte elde edildiğini bu yıl ise rakamın 7-7,5 milyon ton olacağı tahmininde bulundu. Bu rakamların arpa üreticisi için sevindirici olduğunu sözlerine ekledi.

TÜKETİCİYE ZAM OLARAK YANSIR

Rekolte artışlarının temel gıda ürünlerine etkisine değerlediren Güngör “Buğdayda her ne kadar artış olsa da tüketiciye yansıması zam olacak. Ekmek fiyatları düşmez aksine artar. Çünkü ülke olarak bizler ithalatçı olduk. Çiftçi yeterince desteklenmezse nihai tüketiciye yansıyan fiyatların düşmesine imkan yok. Artık iklim değişikliği var. Anormal mevsim koşulları yaşıyoruz” dedi .

Son dönemde yağmurların buğdaya olumlu etkisi olsa da bunun bölgelere göre değişiklik gösterdiğini belirten Güngör, “Mesela Çukurova’da hasat zamanı yağan yağmur ekstra ilaçlama maliyeti iken İç Anadolu’da iyi gelebiliyor” diyor…

EKMEK FİYATLARI 2015'İN İKİNCİ YARISI ARTACAK

Dışarıdan buğday ithalatına dikkat çeken Güngör 2015’in ikinci yarısında ekmeğe zam beklediğini ifade etti. Güngör’e göre ihhalatın olduğu yerde düşmesini beklemek hata olur. 2013 yılında iyi rekolteye rağmen ekmek fiyatlarının düşmediğini söyleyen Güngör; çiftçinin desteklenmesi gerektiğini savundu.

Ziraat Mühendisleri Odası buğdayın maliyetini yaklaşık 1 lira olarak hesapladı. TMO alım yaparken doğru fiyat stratejisi belirlemezse seneye ithalat daha çok artacak ve buğdaya bağlı ürünlerin

İNDİRİMİ BİLMEM AMA ŞİMDİLİK GÜNDEMDE ZAM YOK

Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı ekmek fiyatlarında yaklaşık 2 yıldır bir değişikliğin söz konusu olmadığını; un fiyatlarının sabit bir noktaya geldiğini hatırlattı.

Göksel'e konuşan balcı Balcı “2,5 yıldır girdi maliyetlerindeki artışa rağmen ekmeğe herhangi bir zam yapmadık. Buğday rekoltesindeki artış un fiyatlarına düşüş yönünde etkiler mi şimdiden öngörmek zor. Ama şimdilik ekmeğe zam gündemimizde yok” dedi.

Buğday ithalatının ekmek fiyatlarına etkisini değerlendiren Balcı, ithalata  TMO’nun yetkili olduğunu, ihracat karşılığı buğday aldığı bilgisini paylaşarak; 2002 öncesini hatırlattı. Balcı “2002 öncesinde buğday ithalatı serbestti. Gemilerle buğday geliyor ve fiyatlar tüccar tarafından belirleniyordu. Bizler yılda 4 kez ekmeğe zam yapmak zorunda kalıyorduk. Eğer bugün böyle sabit fiyatlar varsa bu bakanlık ve TMO’nun ub işe el atması sayesinde gerçekleşti. Bugün ekmeğin kilogramı 4 lira civarında ve şimdilik bir fiyat artışı düşünülmüyor” dedi.

Ekmeğin fiyatını etkileyen kalemler unsurlar      YÜZDE  %

Ekmek fiyatına “Un”un katkısı yüzde

26

Ekmek fiyatına “Yakıt”ın katkısı Yakıt  

3

Ekmek fiyatına “Maya”nın katkısı 

0,7

Ekmek fiyatına “İşçilik”in katkısı

24

Ekmek fiyatına “Tuz”un katkısı

0,1

Ekmek fiyatına “Su”yun katkısı

0,4

Ekmek fiyatına “Vergi”nin katkısı  

0,8

Ekmek fiyatına “Dağıtım”ın katkısı 

8

Ekmek fiyatına “Fırın ve Bakkal Kârı"nın katkısı

37

TOPLAM EKMEK FİYATI 

100
 


Türkiye'de buğday rekoltesi rekor kırsa da ithalat kaçınılmaz görünüyor. Rekoltenin yüksek olmasının ise tüketiciye yansıması söz konusu olmadığı gibi taban fiyat doğru belirlenmezse üretici de fayda sağlayamıyor. Türkiye, stratejik ürünlerinden olan buğdayı desteklemez, doğru taban fiyatı stratejisi belirlemez, tarım alanlarının miras yoluyla bölünmesine engel olmaz ve üretici üzerindeki maliyetleri düşürmezse ithalata mahkum olacak... Vatandaşın ucuza ekmek, makarna, şehriye tüketmesi ise mümkğn olmayacak... 

[email protected]

Kaynak : Haber7