İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi'nde görev yapan 5 araştırmacı, İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesine ait R/V Yunus-S araştırma gemisiyle iki farklı araştırma gerçekleştirdi. Araştırmalardan biri, Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Örgütü (FAO)'nün 'Rapa Whelk Research Survey in the Western Coastal Waters of Turkey' adlı proje. Diğeri ise Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı destekli Türkiye Denizlerinde Bütünleşik İzleme faaliyetleri kapsamında 2021 yılı yaz dönemi Kuzey Ege (Saros Körfezi, Edremit Körfez), Marmara Denizi ve Batı Karadeniz'de trol çalışması, balık ve omurgasız biyoçeşitliliği ve deniz çöpleri araştırması.

Prof. Dr. Karakulak, sözlerine şu şekilde devam etti: 

"Marmara Denizi'nde oluşan çöp kirliliğini de inceledik. Araştırmalarınızda, özellikle insan faaliyetlerinin yaz aylarında daha yoğun olması nedeniyle denizdeki çöp olaylarını daha da arttırdığını gördük. Denizde en çok plastikle karşılaşmaktayız. Bu kirliliğin canlılar üzerinde de etkileri var. Özellikle sel nedeniyle kıyı alanlarda suyun bulanık olması o bölgedeki canlıların ister istemez açığa gitmesine yol açıyor. İlk seferde karşılaştığımız bazı türleri son seferimiz de görmedik. Görmediğimiz türlerse, kabuklular, taraklı dediğimiz canlılar. Aradan 2 ay geçmesine rağmen selin etkileri görmekteyiz. Deniz kirliliği ile ilgili gerekli tedbirler alınmalı. Deniz kirliliği sürekli artmakta. Biz bu süreci düzgün yönetemediğimiz takdirde balıkçılık kaynaklarımızı kaybedeceğiz."  

"DENİZ SALYANGOZUNUN ARTIK HALİÇ'E KADAR GİRDİĞİNİ GÖRÜYORUZ" 

Rapana yani deniz salyangozuna ilişkin çalışmalardan da bahseden Prof. Dr. Karakulak, "İlk projemiz olan Rapana seferinde çalışma alanımız Kırklareli İğneada ile Sinop arasında gerçekleşti. Toplam 83 istasyonda algarna çekimleri yaptık. Deniz salyangozu yani Rapana olarak bildiğimiz tür aslında 1950'li yıllarda ilk defa bir geminin balast sularıyla giriş yapan istilacı bir tür. Deniz salyangozu da bir balıkçılık kaynağıdır. Bu balıkçılık kaynağının sürdürülebilirliği için bir araştırma yapılması gerekiyordu. Biz de ilk defa 2020 yılında tüm Karadeniz ülkeleriyle aynı zamanda bilimsel çalışma başlattık ve 2021 Ekim ayında bu çalışmanın üçüncüsünü gerçekleştirdik. İki yıllık çalışmamızda deniz salyangozunun stokunda azalmanın olduğunu gördük. Deniz salyangozunun üzerinde aşırı bir av baskısı var. Aynı zamanda ilk deniz salyangozunun ilk giriş yaptığı yer Karadeniz olarak biliniyor. Ancak günümüzde artık Marmara Denizi'nde de avlanıldığını hatta Haliç'e kadar girdiğini görüyoruz" ifadelerini kullandı.